Perşembe, Ocak 26, 2012

Pavilion 21 MINI Opera Space in Munich, Germany


Just a favorable reminder! You can see the English version from here.

Pavilion 21 Mini Opera Space, Wolf D. Prix önderliğinde, Coop Himmelb(l)au grubu tarafından tasarlandı. Mimari tasarım grubu amacını, Bavyera Eyalet Operası'nın deneysel performanslarını sergileyebileceği, 300 koltuklu veya 700 izleyici kapasiteli bir mekan yaratmak olarak tanımlıyor. Grup aynı zamanda, pavyonun sökülebilir, takılabilir ve yeniden inşa edilebilmesini, mobility kavramını karşılamasını istiyor.


Plan düzeyinde baktığımızda, pavyonun, sahne arkası bölümüyle birlikte bir oditoryum, davetlilerin gereksinimlerini karşılayabilecekleri salon ve bar ile izleyicileri iç mekana yönlendiren bir platformdan oluştuğunu gözlemliyoruz.


Mimari tasarım grubu, pavyonun tasarımında karşılaştığı en büyük güçlüğü, akustik açıdan yüksek kaliteyi sağlaması gereken pavyonun aynı zamanda, kütle artırılmadan, sökülebilir ve hafif bir strüktüre sahip olması olarak tanımlıyor. Bu güçlüğü ortadan kaldırmak için, pavyonda kullanılan öğelerin, hem ses sekanslarını mekana aktaracak biçimde hem de soundscaping ilkesi ile sesi ya yansıtacak ya da soğuracak biçimde, piramit şeklinde tasarlanması benimsenmiş. Yüzeylerin çalışma prensibi ise aşağıdaki şemadan görülebiliyor.

Piramit yüzeylerin çalışma diagramı.

Soundscaping stratejisinin uygulanması için üç aşama geliştirilmiş, ilk olarak meydan ve sokak arasında bir perdeleme etkisi yaratmak, ikinci olarak pavyona dışarıdaki sesleri yansıtacak bir geometrik biçim vermek, üçüncü olarak da pavyon yüzeyinin sesleri yansıtması ve soğurmasını sağlamak. Tüm bunları gerçekleştirmek ve müziğin mekansal bir biçime soyutlanmasında başlangıç olarak Jimi Hendrix'in Purple Haze ve Mozart'ın Don Giovanni adlı parçalarından pasajlar alınmış. Bu parçalardaki frekans bölümlerinin analizi, bir tür 3D modelleme yazılımı aracılığı ve parametrik yazım tekniği ile piramitsel kirpi yapılara dönüştürülmüş.


İç mekanda akustik kalitenin sağlanması için iç duvarlar ve tavan yüzeyleri, delikli soğurucu ve yumuşak yansıtıcı sandviç panel kombinasyonu ile döşenmiş. Pavyonun zemini, sahne zemini dahil olmakla birlikte ses yansıtıcı özelliğe sahip olacak şekilde tasarlanmış. Karşılıklı paralel duvarlar ve tavan yüzeylerinden kaçınılarak bu yüzeyler eğik ya da yamuk formlarda biçimlendirilmiş.


Son olarak, tasarımda aydınlatma için kullanılan karmaşık çoklu projeksiyon tekniği, mekan algısı değiştirerek mimariye hareket katıyor. Bu teknikle, ses sinyalleri gerçek zamanlı olarak yansıtılarak etkinliğin içeriğine göre sergilenen performansa eşlik ediyor. Böylece mekan sese, ses ışığa dönüşürken, ışık strüktürü yeniden biçimlendirerek opera için soyut bir geri besleme mekanı oluşturuyor. Strüktürün nasıl oluşturulduğu hakkında ufak bir fikir veren fotoğraflar da aşağıda görülebilir.

Strüktürün oluşturulma aşaması (1).

Strüktürün oluşturulma aşaması (2).

Pavilion 21 Mini Opera Space ile ilgili ayrıntılı bilgiye, mimarı tasarım grubunun internet sitesinden, ArchDaily'den ve Yapı Dergisi'nin Ocak 2012 sayısından ulaşılabilir. Bir sonraki mimari yapıyla tekrar birlikte oluncaya dek esen kalın :)


Pavilion 21 MINI Opera Space | English Version

You can see the original text, and the pavilion's images, diagrams and photos from here.

The Pavilion 21 Mini Opera Space is a temporary mobile performance space for 300 visitors to be located on the Marstallplatz in Munich. It is intended to be used for a wide range of events at the annual Opera Festival 2010, and then to travel to other locations.

The design approach studies, the impact of physical influences on our hearing perception, and how to apply soundscape effects to alter our sensation through transforming and adopting building volumes and their material specifications. Contrary to our built environment, sound or music has no present materiality so it is always perceived at the moment of its generation. Because of this immediate perception of sound, our sensations could range from supreme beauty to painful intolerability. In architecture and urban planning, soundscaping design approaches of exterior spaces are barely recognized and hardly ever applied, therefore, many public spaces are unattractive in our pschological perception.

The design goal for the pavilion is to impact a unique soundscape by helping to reduce the apparent noise, and to create a "zone of silence" next to the pavilion. Creating an absolute "zone of silence" is technically not possible, but this term used here is intended to describe an area where you can sense a change in the soundscape that gives the impression of a quietier environment.

This strategy for achieving this concept uses three mechanisms; firstly, the shielding effect of the plaza to block sound from the road; secondly, the shaping of the pavilion surface to collect and deflect sound; and thirdly, the material characteristic of the pavilion surface to absorb and reflect the sound. The pavilion's spatial structure acts here as a "transformator" that changes our percetion and sensation of the soundscape and music on the plaza around the pavilion, and inside the performance space.

Parallel to acoustical approaches and simulations, the generation of the form of the pavilion was driven by the concept of materializing music into architecture. Selected sequences of songs become dynamic forces that transform and create spatial form. Here we transcribed a sequence of Jimi Hendrix' Purple Haze. Analyzing the frequencies of the sound file and linking it to the computer generated 3D model, the scripting tool then parametrically transforms the shell into pyramid shapes like spikes. Music is frozen and creates architectural space.

To meet internal acoustics design objective, the proposal includes provision for a combination of perforated sound absorbing panels, and pyramid-shaped, non-perforated sound diffusing panels on the side walls and ceiling, with a sound reflective floor and stage. Sound-reflective parallel surfaces between the side walls, and between the floor and ceiling are avoided here and, are, therefore, tilted and rotated in relationship to the generated exterior space.

The interior performance space has overall clear dimensions of 21m length and 17m width, and a variable clear height from 6m to 8m. The backstage service area is conceived as a flexible open space for artists changing room and storage.